Epidemioloji, hastalıkların yayılmasını haritalandıran, risk faktörlerini belirleyen ve salgınları durdurmak için stratejiler geliştiren bilim dalıdır. Günümüzün modern sağlık krizlerinde, epidemiyologlar hastalığın kaynağını ve nasıl yayıldığını belirlemek için zamanla yarışırlar. Ancak bu bilim dalının kökleri çok daha derine uzanıyor.
Modern epidemioloji, 19. yüzyılda John Snow’un Londra’daki kolera salgınına karşı yürüttüğü çalışmalara dayanır. Snow, koleranın su yoluyla bulaştığını keşfederek, hastalığın kaynağını ortadan kaldırmanın mümkün olduğunu gösterdi. Bugün ise epidemiyologlar, bu temel ilkeler doğrultusunda COVID-19 gibi küresel salgınlarla mücadelede en ön saflarda yer alıyor.
EPİDEMİYOLOGLAR SALGINLARI NASIL DURDURUYORLAR?
Bir salgın patlak verdiğinde, epidemiyologlar hastalığın kimleri, nasıl ve ne kadar hızlı etkilediğini anlamak için vaka kontrol çalışmaları, kohort araştırmaları ve kesitsel analizler yaparlar. Hastalığın yayılma haritası oluşturulup risk faktörleri belirlenir, ardından bu bilgiler ışığında aşılar, ilaçlar ve halk sağlığı önlemleri devreye sokulur.
COVID-19 sürecinde aşılama programlarının tasarlanması, bulaşma zincirlerinin kırılması ve karantina önlemlerinin uygulanmasında epidemiyologların geliştirdiği stratejilerin etkisini tüm dünya gördü. Bu süreçte epidemiyoloji, sadece sağlık politikalarını değil, ekonomik ve sosyal kararları da yönlendiren bir bilim dalı haline geldi.
EPİDEMİYOLOJİ OLMASAYDI NE OLURDU?
Geçmişte ve bugün salgınların ölümcül sonuçlarını minimize eden, toplumu koruyan ve bir sonraki salgına hazırlık yapılmasını sağlayan şey, epidemiolojinin sağladığı kritik bilgidir. Epidemiyologlar sayesinde, potansiyel salgınlar önceden tespit edilebiliyor, salgın hastalıkların yayılma hızı kontrol altına alınabiliyor ve gelecekteki tehditler bertaraf edilebiliyor.
Kaynak: sozcu.com.tr