Ana Sayfa GÜNDEM Hakkında siyasi yasak verilen Ceyhan Belediye Başkanı: Görevimin başındayım

Hakkında siyasi yasak verilen Ceyhan Belediye Başkanı: Görevimin başındayım

Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar, hakkındaki siyasi yasak kararını değerlendirirken, “Biz dün temyiz dilekçemizi istinafa verdik. İstinafın bu yanlış karardan tekrar döneceğini düşünüyorum. Eğer dönmezse üst mahkemelere kadar gidilecek. Bu süreç işte kesin bir karar olmadığı için mahkeme her ne kadar kesin yazsa da kesin karar değil. Ve görevimin başındayım. Görevime devam ediyorum” dedi.

Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar’a Adana Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) 8. Ceza Dairesi’nin kararıyla siyasi yasak kararı verilmişti. Karara ilişkin Aydar şu ifadeleri kullandı: 

-Öncelikle şunu söylemek isterim; bu kararın hukuki olmadığını düşünüyorum. Ve sürecin ilerleyişi de bunun hukuki olmadığının bir kanıtı.  Öncelikle muhalif üyenin şerh koyduğu iki bir oy çokluğuyla bana verilen 25 aylık bir siyasi yasak var. Konu şu; 13 ay sonra birbirinden farklı çelişen beyanlar ve açılmayan, dinlenilmeyen CD’ler… Tanığı yok, beyanı yok. Ve benimle alakalı dosyada hiçbir şey yok.

“DOSYADA SİYASETLE UĞRAŞAN İSİMLER CEZA ALIYOR”

– Dosyada, siyasetle uğraşan isimler ceza alıyor, siyasetle uğraşmayan isimler beraat ediyor. Çok hızlandırılmış bir şekilde bir ceza verdiler. 16 Mayıs’ta ilk derece mahkeme bir ceza veriyor. 20 Temmuz’da istinafa gerekçeli kararı gönderiyor. Ve eylülün ortasında 15-16 günde Türkiye’de en hızlı şekilde sonuçlanan bir davada siyasi yasak geliyor. Aslında bu kendiliğinden ilerleyen bir süreç değil. Hızlandırılmış ve öne alınan bir süreç. 15 gün içerisinde böyle bir karar açıkçası verilmesi ve dosyada daha önünde başka dosyalar varken. Bu o sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemediğini gösteriyor.

“SİYASİ KARAR HUKUKİ DEĞİL”

Bir kere bu karar kesinlikle siyasi bir karar, hukuki bir karar değil. Ve bunu o kararı veren hakimlerin dosyaya göre değil, hangi farklı gerekçelerle verdiklerini bilmiyorum ama dosyaya göre karar vermediler. Bu Ceyhan halkını üzmüştür, bizleri üzmüştür. Ve siyasi anlamda bununla ilgili partimiz gerekli mücadeleyi verecektir ama biz de hukuki anlamda mücadelemizi devam ettiriyoruz. Hala görevimin başındayım. Hukuki anlamda sonuna kadar da ilerleyeceğiz. Ve ben şuna inanıyorum; yanlış hesap Bağdat’tan döner.

“GÖREVİMİN BAŞINDAYIM”

Şimdi çoğu çevredeki arkadaşlar, gazeteciler ve bu konuyu bilen hukukçular, ‘bu davada Kadir Aydar değil de başka birisi olsaydı takipsizlik verilecek bir karar çıkacaktı’ diyor. Bu sürecin sonunda ben adaletin geç de olsa tecelli edeceğini biliyorum, inanıyorum. Bu inançtan ziyade elimizdeki delillere göre konuşuyorum. Bana muhalif üyenin söylediğine göre yazdığı şerh de ‘duruşma açılarak beraat verilmesi gerektiğini’ söylüyor. Ama mahkeme duruşma açmadan bir karar veriyor. Bir kere mahkemenin verdiği karar kesin bir karar değil. Bu ‘kesin bir karar’ dese de orada esastan hata yapmışlar. İlk istinaf kararında duruşma açmadan karar vermişler. Bu da benim Yargıtay yolumu elimden almış. Bunun anlamı nedir? Eğer duruşma açsaydı Yargıtay’a gitme hakkım vardı. Süreç devam ediyordu ve siyasi yasak kesinleşmemiş olacaktı. Ama duruşma açmadan kesinleştirmeye çalıştılar. Bu da zaten hukuka aykırı bir şey. Bununla alakalı Yargıtay’ın verdiği kararlar var. Duruşma açılmadan karar verdiği için buradan bu karar döner.

“DİLEKÇEMİZİ İSTİNAFA VERDİK”

Biz öncelikle dün temyiz dilekçemizi istinafa verdik. İstinaftan tekrar bu yanlıştan döneceğini düşünüyorum. Eğer dönmezse üst mahkemelere kadar gidilecek. Bu süreç işte kesin bir karar olmadığı için mahkeme her ne kadar ‘kesin’ yazsa da kesin karar değil. Ve görevimin başındayım, görevime devam ediyorum.”

Kaynak: sozcu.com.tr