Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu, Türkiye’deki ortak aidiyet bilincinin zayıfladığını söyleyip, Türkiye’nin sahte gerilimlerden kurtulmadığı sürece atılım yapamayacağını ifade etti. Davutoğlu, Milli Savunma Üniversitesi Kara Harp Okulu Mezuniyet Töreni’nde teğmenlerin “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı atmasına ilişkin şunları söyledi:
* “Bazı siyasilerin bu görüntüleri paylaşarak geçmişteki olumsuz hatıraların sloganı olmuş, ‘Ordu göreve’, ‘Genç subaylar rahatsız’ benzeri tweet’ler atmaları, diğer bazı siyasilerin de buna karşılık bir darbe çağrısı şüphesinden hareketle kutuplaşmaya çanak tutmaları akıl tutulmasıdır. Hem bir siyasetçi hem de harp akademilerimizde ders vermiş bir akademisyen olarak bu sakil durumu ifade edecek kelime bulmakta zorluk çekiyorum. Herkes meseleye kendi ideolojik zaviyesinden bakabilir.
* Harp akademilerinde ders verirken, devlet katında bakan ve başbakan olarak Silahlı Kuvvetlerimiz ile mesai yaparken en takdir ettiğim ve en çok önem verdiğim husus emir-komuta hiyerarşisi ve Silahlı Kuvvetlerimizin iç disipliniydi. Bir siyasi tarihçi olarak, bu disiplinin zedelendiği durumlarda nasıl bir devlet zaafının ortaya çıktığını örneklerini hep zihnimde tutmuşumdur. Halaskar Zabitan’dan Talat Aydemir’e, 27 Mayıs’tan 12 Eylül, 28 Şubat ve 15 Temmuz’a kadar yaşadığımız darbeler tarihi, bu konuda hepimizi uyaran örnekler barındırır.”
“BÜTÜN SİYASET ALTINDA EZİLİR”
Muhalefet partilerine seslenen Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
* “Demokratik sistemlerde iktidara karşı etkin muhalefet ile tepki göstermesi gerekenler, muhalefet olarak sizlersiniz, bizleriz. Bu görevi başkalarına, hele hele milletimizin bağrından çıkmış Silahlı Kuvvetlerimizden ve seçimlerle iş başına gelmiş demokratik sivil yönetimlerin emrinde çalışacak olan genç subaylarımızdan beklemeyin. Muhalefet görevi sizindir, bizimdir; asla Silahlı Kuvvetlerimizin değildir. Yarın belki de sizler o sivil yönetimlerin başında olacaksınız.
* Siyaset içindeki demokratik hiyerarşiyi de ordu içindeki askeri hiyerarşiyi de bir kez sarstığınız zaman, bütün siyaset onun altında ezilir. Bu tablodan, yeni bir darbe teşebbüsü algısı ile kendi kitlesini konsolide etmeye çalışan iktidar sahiplerine sesleniyorum. Bu tablodan rahatsızlık duyuyorsanız, öncelikle 15 Temmuz’dan sonra girdiğiniz ittifak ilişkilerine, benimsediğiniz kutuplaştırma siyasetine ve bütün uyarılarımıza rağmen sürdürdüğünüz ötekileştirme söylemine bakın ve gereken dersi çıkarın.”
Kaynak: sozcu.com.tr