Danimarkalı bilim insanları, 2000-2017 yılları arasında ülkede yaşayan, iki çocuktan az çocuğu olan 30-45 yaş aralığındaki 500 binden fazla erkek ve 400 bin kadın üzerinde yapılan ulusal bir araştırmayı analiz etti.
Uzmanlar, hava ve gürültü kirliliğine ilişkin verilerle katılımcıların üreme sağlıklarını inceleyerek örüntüler aradı.
Hava kirliliği konusunda özellikle PM2.5 verisine baktılar; PM2.5, şehir içi trafik ve fosil yakıtların yakılması sonucu oluşan çapı 2.5 mikrometreden küçük olan çok küçük partiküller anlamına geliyor.
Danimarkalı erkeklerin yılda ortalama metreküp başına 2,9 mikrogram kirliliğe maruz kalmaları durumunda kısırlık riskinin yüzde 25 arttığını buldular.
GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ DE ETKİLİYOR
Araştırmacılar PM2.5’a maruz kalmanın kadınların doğurganlığı üzerinde benzer bir etki yarattığını gözlemlemezken, gürültü kirliliğinin de kısırlık üzerinde etkili olduğunu gördüler.
Gürültü kirliliği; yol trafiği gibi unsurlardan kaynaklanan aşırı ses seviyelerini ifade ederken uykunun azalması ve stresin artmasıyla ilişkilendiriliyor, bunun da kardiyovasküler sağlık ve ruh sağlığı sorunlarına dolaylı etkileri bulunuyor.
Gürültünün genç kadınlarda kısırlık oranında artışa neden olduğu söylenmezken, 37-45 yaş aralığındaki erkeklerin kısırlık oranında ise “küçük” bir artışa neden olduğu görüldü.
Araştırma BMJ’de yayınlandı.
Kaynak: sozcu.com.tr