Ana Sayfa SAĞLIK Ağzı açık uyuyanlar dikkat! O hastalığın habercisi olabilir…

Ağzı açık uyuyanlar dikkat! O hastalığın habercisi olabilir…

Ağzı açık uyuma, birçok insanın farkında olmadan yaşadığı bir problemdir. Genellikle basit bir alışkanlık olarak düşünülse de, bu durumun altında ciddi sağlık sorunları yatabilir.  

AĞZI AÇIK UYUMANIN NEDENLERİ NELERDİR? 

Ağzı açık uyumanın en yaygın nedenlerinden biri burun tıkanıklığıdır. Burun tıkanıklığı, soğuk algınlığı, sinüzit, alerji gibi rahatsızlıklar nedeniyle ortaya çıkabilir. Burun tıkalı olduğunda, vücut nefes almak için otomatik olarak ağızdan nefes almaya başlar. Bu durumda, kişi uyurken farkında olmadan ağzını açar ve ağızdan nefes alır.

Özellikle çocuklarda yaygın olan bademcik büyümesi, solunum yollarını daraltarak burun yoluyla nefes almayı zorlaştırabilir. Bu durumda da ağızdan nefes alma refleksi devreye girer ve kişi ağzı açık uyur.

Uyku apnesi, solunumun uyku sırasında kısa süreli olarak durmasına neden olan bir rahatsızlıktır. Apne atakları sırasında vücut nefes almakta zorlanır ve ağız yoluyla solunum yapmak zorunda kalabilir. Bu da ağız kuruluğuna ve diğer komplikasyonlara yol açar.

Bazı kişilerde çene yapısındaki bozukluklar, ağzı açık uyuma eğilimini artırabilir. Alt çenenin geride olması ya da damak yapısındaki darlıklar, burun yoluyla nefes almayı zorlaştırarak ağızdan nefes almayı tetikleyebilir.

Mevsimsel alerjiler ya da evdeki toz ve akar gibi alerjenler, burun tıkanıklığına ve burun solunumunun engellenmesine neden olabilir. Alerji nedeniyle burun pasajları daraldığında, vücut ağızdan nefes alma refleksi geliştirebilir.

AĞZI AÇIK UYUMANIN ZARARLARI NELERDİR? 

Ağzı açık uyumanın en belirgin etkilerinden biri ağız kuruluğudur. Ağızdan nefes alındığında, tükürük üretimi azalır ve ağız kurur. Bu durum ağız içinde bakterilerin çoğalmasına neden olarak ağız sağlığını olumsuz etkileyebilir. Ağız kuruluğu ayrıca diş çürümesi ve diş eti hastalıkları riskini artırır.

Ağızdan nefes almak, solunum yollarında daralmaya ve hava akışının zorlaşmasına neden olabilir. Bu da horlamaya yol açar. Horlama, yalnızca uyuyan kişiyi değil, aynı zamanda o kişiyle aynı ortamda bulunan diğer insanları da rahatsız eder.

Ağızdan nefes almak, diş etlerinde ve ağız içinde kuruluğa neden olduğu için dişlerin çürüme riskini artırabilir. Ayrıca, ağız içindeki doğal bakteri dengesinin bozulması, diş eti enfeksiyonlarına yol açabilir.

Ağzı açık uyuma, uyku kalitesini düşüren bir etkendir. Bu durum sık sık uyanmaya ve derin uyku evrelerine girmekte zorlanmaya yol açabilir. Yetersiz uyku ise günlük yaşamda yorgunluk, konsantrasyon bozukluğu ve verimlilikte düşüşe neden olabilir.

Ağızdan nefes almak, havadaki partiküllerin doğrudan solunum yollarına girmesine neden olur. Burun, doğal bir filtre görevi görürken, ağız bu korumayı sağlamaz. Bu durum, solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskini artırabilir.

Uzun süreli ağızdan nefes alma alışkanlığı, yüz kaslarının gelişimini olumsuz etkileyebilir. Özellikle çocuklarda, çene ve yüz yapısında bozulmalar meydana gelebilir. Bu durum, estetik olarak hoş olmayan bir görüntüye yol açabilir.

AĞZI AÇIK UYUMAYI ÖNLEME YOLLARI

Eğer ağzı açık uyumanın sebebi burun tıkanıklığı ise, bu durumu çözmek için burun açıcı spreyler, tuzlu su solüsyonları veya alerji ilaçları kullanılabilir. Ayrıca, uyumadan önce sıcak bir duş almak ya da burun pasajlarını rahatlatmak için buhar inhalasyonu yapmak da etkili olabilir.

Alerjik reaksiyonlara karşı ev ortamını temiz tutmak, düzenli olarak nevresim ve yastık kılıflarını değiştirmek önemlidir. Evdeki toz ve akarların uzaklaştırılması, alerjilerin tetiklenmesini önleyebilir.

Sırt üstü uyumak, ağzı açık uyumayı artırabilir. Bu nedenle yan yatmak, burun solunumunu destekleyerek ağızdan nefes alma ihtiyacını azaltabilir.

Eğer ağzı açık uyuma alışkanlığı devam ediyorsa, bir diş hekimi veya kulak burun boğaz uzmanına başvurmak faydalı olabilir. Uzmanlar, çene yapısındaki bozuklukları veya solunum yollarındaki tıkanıklıkları tespit ederek uygun tedavi yöntemleri önerebilirler.

Kaynak: sozcu.com.tr